Edebiyat

Tarihler 1200’e yaklaşırken Asya’nın doğusunda büyük bir güç doğmaya başlamıştı. Avrupalıların Tatarlar, Asyalı lerinse Moğollar şeklinde adlandırdığı bu kavmin en belirgin vasıfları arasında çevreye sürekli yayılmak, geçtiği her yeri istila etmek ve fazlaca kan dökmek vardı.Moğolların batı yönlü ya..

Bugüne kadar evlilik üstüne çok şey yazılıp çizildi. Kimi mukaddestir diye evliliği göklere çıkardı, kimi aşkı öldürüyor diye yerden yere vurdu, kimi de bol bol öğüt verdi.Ben de hikâyesini yazmak istedim.“Neden hikâye?” derseniz, şöyle açıklayabilirim: Ben hikâyelerin gücüne çok inanırım. Hikâyeler..

Merhaba, ben Seyyah.Bazen bulacağını düşündüğü için değil başka bir seçeneği olmadığı için arar insan. Herkesin bir gün çıkmak istediği ama cesaret edemediği bir yolculuğun başından yazıyorum bunları.Hepinizin içine atıp anlatmaktan sakındığı şeyleri yazdığım bir yolculuğa davet ediyorum sizi. Ve gi..

Merhaba, ben Seyyah.Herkesin bir derdi vardır. Bazıları geçer, bazıları geçmez. Bazıları anlatılır, bazıları anlatılmaz. Bazen anlatmak istersin ama dinleyecek birini bulamazsın. Bilirsin, muhabbettir ihtiyacın ama iki lafın belini kıracak bir dost bile tur yanında.İşte bu bulamadığın dosta ulaşmak..

Biz sohbetin gücüne ve bereketine inanıyoruz. Zira sohbet bir hâl aktarımıdır. Sohbet gönlün dile gelmesidir. Sohbet kalbin içindekinin bütün yalınlığıyla dışa vurmasıdır. Sohbet ile söz âdeta can bulur, can olur, can verir. Evet, bir sohbetin, muhabbetin sonucunda ortaya çıkan bu kitabın temel amac..

Gitmek mi zordur, kalmak mı?Kalmayı bilmem ama, gitmelerin hiç de kolay olmadığını anladım. Hesaplaşması varmış bu işin, dönmek isteyip de dönememesi, yüreğinde uzayıp giden gurbetleri varmış. Üstelik gittiğinde iki kişilik bir bedel ödüyormuş insan...Benim adım Fesleğen. Ben bu hikâyenin gideniyim...

“... üzülecek bir şey . Her şey düzelir, hele Filiz hiç üzülmesin.”Filiz Ali’nin anılarını, babasının eserleri ve mektuplarıyla harmanlak laştırdığı “Filiz Hiç Üzülmesin”, sadece bir hayata odaklanmakla kalmıyor, Sabahattin Ali’nin usta fotoğrafçılığına da tanıklık ediyor.Sabahattin Ali’nin Istıranc..

FRANKENSTEİN ya da Modern Prometheus, insanın ulaşabileceği bilginin sınırlarını zorlayan hırslı doğabilimci Victor Frankenstein’ın ve can verdiği tığın yüce hayaller, pişmanlık ve nefretle dolu hikâyesidir. Frankenstein’ın yaşadıklarını kendi ağzından dinleyen İngiliz kâşif Robert Walton’ın mektupl..

Bu dünyaya beklenti olmaya gelmedim. Bu dünyaya başkası olmaya, ezberlere uymaya, hep aynı şarkıyı duymaya gelmedim...Sertçe göğsüme oturan bu ağrıya dokunabilirsem geçecek. Kaçmadan, acısını saymadan, kendime kızıp canımı daha çok yakmadan, yargılayıp daha derine bastırmasam geçecek.Geleni bir kab..

"Askerlerimiz geçerken bütün Izmir pencerelerden sarkmis, agliyor, hiçkiriyordu. Sicagin daha yogunlastirdigi toz, her yani sarmisti. Bazi seylerin artik eskisi gibi olmayacagi kuskusuyla aglamaya baslamistim. Beni ilk öpen erkek ölmüstü." Hayatin özeti midir ask? Nelere egemen olabilir; nelere kars..

"Yagiz atlar kisnedi, mesin kirbaç sakladi,Bir dakika araba yerinde durakladi.Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar..."dizelerinin ünlü sairi Faruk Nafiz Çamlibel'den Gurbet ve Saire..."Hatta bana insanlara nispetle yakindir Bahçemde ölen kus"diyen Faruk Nafiz'in siirlerini bir araya getirenGurbet..

Müzeyyen ve , dostlukları seksenli yıllara dayanan iki ihtiyardır. Şimdilerde hafıza problemi yaşayan Müzeyyen'i yalnız bırakkta kararlı olan , her ayın son perşembesi elinde bir fotoğrafla arkadaşının yanına gelmekte “Hatırlar mısın Müzeyyen?” diyerek onu geçmişe götürmektedir.İsmini taş plaklardan..