Edebiyat

“Bana güneşin altında, toprağın üstünde, birkaç yıl daha verin.”Yaklaşık seksen romana imza atan, Viktorya döneminin en üretken yazarlarından biri olan ve olarak doğaüstü öyküler de kaleme alan İngiliz yazar Mary Elizabeth Braddon’ın Dracula’dan bir yıl önce, 1896’da yayımlanan öyküsü Muhterem Leydi..

“Ölüleri uyandırmayın!Ölüler yeryüzünün gününe getirir karanlığı;Bir kez mezara gireneDeğmez bir daha yeryüzünün ışığı.”Alman oyun yazarı Ernst Raupach’ın 1823’te yayımlanan ve uzun yıllar boyu Ludwig Tieck’e ait sanılan, yayımlandığı gibi İngilizceye çevrilmesi nedeniyle dünya edebiyatına da benzer..

“Koyun agilinda dogdum. Oglan oldugum için, kartal tüyü ile gözüme kara sürme çektiler. Kiz olsaydim, sürmeyi güvercin tüyü ile çekeceklerdi gözüme. Kalabalik bir aileydik. On üç kardestik. Anamla babami da katinca, üç odali evde, on bes nüfuslu bir asirete dönüsürdük, hayatlarimiz birbirine karisir..

“Puhu’nun rüyası gerçek olacak.” Elinizde tuttuğunuz kitapta edebiyat alanının tam da ortasında gülen yüreği ile sokak sokak, ev ev, yürek yürek dolaşan ve ‘Puhu’su ile rüyasını gerçeğe taşıyan taze bir kalem, titreyen bir yürekle karşı karşıyasınız. ‘Puhu’ aslında, herkesin ‘kaçınılmaz gerçek’ dedi..

Ahmet genç bir adam… Gündüzleri bir çay ocağında çalışıyor. Akşamları bir barda standup yapıyor. 28 yaşında. Onu, diğer insanlardan ayıran en temel özelliği özgüvensizliği… Haydarpaşa Tren Garı’nda Kamil’le tanışacak. Kendini tanıyacak, potansiyelini keşfedecek. Roman ilerledikçe Ahmet’in öyküsünde ..

Ürün Adı: Sırtımdaki DüşlerÜrün Kodu: 9789752532212Yazar: Hüseyin ŞahinBasım Yılı: 2012Kapak Türü: Karton KapakSayfa Sayısı: 122Kağıt Cinsi: Kitap KağıdıÇevirmen:Ürün Markası: Lisinya..

“Hayaletlere inanmadığını söyledin; peki sonra inanmaya mecbur kalırsan?”İtalyan edebiyatında on dokuzuncu yüzyılın sonlarında yükselişe geçen “verismo” (gerçekçilik) akımının öncülerinden biri olarak kabul edilen Luigi Capuana’nın 1907’de yayımlanan öyküleri “Vampir” ve “Ölümcül Tesir”, yazarın ins..

“Kendi evimde yabancı mı oldum?”Rus şair, romancı ve oyun yazarı Aleksey Konstantinoviç Tolstoy’un 1839’da Fransızca kaleme aldığı; en yakınlarının ve aile üyelerinin kanını emmek için ölümden geri dönen lanetli varlıkları konu ettiği gotik öyküsü Vourdalak Ailesi, vampir edebiyatının unutulmaz eser..

“Nereye gidecektik?.. Evimiz, eşyalarımız ne olacaktı?.. Gönlüm ne olacaktı?.. Sevdiğim, Ahmar’ım ne olacaktı?.. Ahmar’ım neredesin?.. Ahmar benden üç yaş büyüktü. O da tıp fakültesindeydi. Ben birinci, Ahmar dördüncü sınıftaydı. İkimizde doktor olacaktık. “Savaş çıkarsa ben giderim, savaşırım. Özgü..

AKINCILAR-Senin adın Aldemir değil de Mustafa’dır, öyle mi?-Öyledir Drakula!-Vilad, kendini pervasızca şeytan diye anan delikanlının üstü¬ne atılmamak için nefsini zorladı, homurdanır gibi bir sesle sorguda devam etti:Bu kahpe ile tanışıyorsun, öyle mi?- O benim artığımdır Drakula. Aslan yalağından ..

Amok Koşucusu, Stefan Zweig’ın yapıtlarının çoğunda olduğu gibi psikolojik bir temel üzerine oturtulmuş etkileyici bir hikâye. Endonezya’dan Avrupa’ya giden bir gemide, kalabalık ve kargaşadan sıkılan anlatıcı, kuytu bir köşede bir adamla karşılaşır. Ürkek ve çekingen tavırlı bu adam da diğer yolcul..

Anarşist Banker, Lizbon’daki bir kafede, biri artık varlıklı bir banker olan iki eski arkadaşın buluşmasıyla başlar. Anlatıcı, arkadaşının kendisini hâlâ anarşist saydığını duyunca şaşırır. Bankerliğin gerçekleştirilebilecek tek anarşist eylem olduğunu ileri süren bankerse kendisini şiddetle savunur..